İlk olarak gittiğimiz yer Kastamonu Arkeoloji Müzesi olup Roma ve Hitit dönemine ait birçok arkeolojik yapı, Lahit ve Helenistik döneme ait eşyaları görebilirsiniz. Müzedeki birçok eşya Ağlı Semanlı Tümülüsünden çıkarılmıştır. Müzeye girişler ücretli olup 65 yaş ve üstüne ücretsizdir. Müzede birçok eski çağlara ait mezar taşları, Roma çağına ait heykel başları, çakmaktaşları, Hitit buluntuları vardır. Kastamonu oldukça düzenli ve temiz bir şehir olup şehrin ortasından Karaçomak Çayı geçmektedir. Kastamonu Cumhuriyet Meydanın’da sizi büyük bir istiklal mücadelesine ait anıt heykel karşılar ve hemen arkasında Cumhuriyet dönemine ait Jandarma Binası bulunmaktadır.
Kastamonu’da gezeceğiniz başka kültürel ve şehre özgü yerler ise; Kastamonu Kalesi, Şerife Bacı Anıtı, Liva Paşa Konağı Etnografya Müzesi, Eflanili Konağı, Kent Tarihi Müzesi, Kastamonu Saat Kulesi gibi yerler olup Türkiye’de kahverengi tabela olarak bilinen kültürel tabelaya sahip en fazla ili aynı zamanda Kastamonu’dur. Kastamonu'da bulunan Kastamonu Abdurrahman Paşa Lisesi (1883) Çanakkale Savaşı döneminde öğrencilerinin savaşa katılması sebebiyle 1914-1918 yılları arasında mezun vermemiştir. Kastamonu Kalesi, Kastamonu merkezden bakınca tepede görünen bir kaledir. 10. Yüzyılda Bizans'lı komutan Manuel Erotikos Komnenos tarafından yaptırılmıştır ve o zamanki adı "Komnenos Kalesi" olup sonradan ilin adını almıştır.
Cumhuriyet Meydanında ise Kurtuluş Savaşını temsilen bir anıt ve Mehmet Akif Ersoy'a ait kabartma yazılar bulunmaktadır. Meydan oldukça büyük olup aynı zamanda parktır. Meydanı fotoğrafladıktan sonra Nasrullah Köprüsünden geçerek merkeze girebilirsiniz. Bu köprü taşköprü olup buradaki birçok Osmanlı ve eski medeniyetlerden bize miras kalmıştır. Hatta Kastamonu adı Roma’dan gelmektedir ve orijinali Gastamonu'dur. Kastamonu merkezde büyük Nasrullah Kadı Camii (1506) olup serinlemek için şadırvanında dinlenebilirsiniz. Aynı zamanda Yılanlı Camii, Çifte Hamam, Aşirefendi Han, Penbe Han gibi Hanlar olup burada çay ve kahve içebilirsiniz. Kastamonu'nun pastırması, çekme helvası ve sarımsağı meşhur olup merkeze girdiğinizde sizi bir sürü çekme helva satan yerel markalar karşılamaktadır. Çekme helva ve yerel ürünler alabileceğiniz markalar; Tabakoğlu, Sepetçioğlu gibi dükkanlar olup buralardan çekme helva, pastırma gibi ürünleri alabilirsiniz. Çekme Helva bildiğimiz pişmaniyenin biraz daha sert ve sıkıştırılmışı gibi olup normal ve çikolatalı olarak satılmaktadır.
Kastamonu merkezinde Cem Sultan Bedesteni, Münire Sultan Sofrası gibi restoranlar olup Kastomonu’ya ait yöresel yemekleri burada yiyebilirsiniz. Biz tur olarak Münire Sultan Sofrasına gittik ve yöresel yiyeceklerden Banduma, Tirit ve Eğşi (Ekşi) yiyebilirsiniz. Banduma yemeği hindi eti ve cevizli yufkadan yapılan bir yemektir. Tirit ise dana kıyma, yoğurt, sarımsak ve ekmek ile yapılan yöresel bir yiyecek olup yarım porsiyon yeterli olacaktır. İçecek olarak Eğşi içerebilirsiniz, tadı mayhoş bir içecek olup ayva, elma, kızılcık gibi meyvelerden hazırlanmaktadır.
Kastamonu merkezden ayrılıp Sinop’a doğru yol alırken yolda Gökırmak üzerinden geçen Taşköprü’yü görebilirsiniz. Taşköprü ilçesi adını bu taşköprü yapısından almaktadır. 13 yüzyılda Çobanoğulları Beyliği tarafından yapılan bir köprüdür. Aynı bölgede Pompeiopolis Antik Kenti bulunmaktadır. Çalışmalar devam ettiği için antik kent henüz gezilebilir değildir fakat çalışmalar bitince burası büyük ihtimal Unesco listesine girecek bir antik kent olacaktır. Tur şirketleri Kastamonu güzergahı düzenlerken genelde Araç, Kastamonu Merkez ve Taşköprü ilçelerinden geçerek Sinop'a hareket etmektedir. Sel afeti atlatan Bozkurt ilçesi ise Karadeniz'e kıyısı olan bir ilçe olup İnebolu, Abana ve Bozkurt gibi ilçeler genelde kuvvetli yağışlarda sel tehlikesi içermektedir.
Sinop Merkezine doğru öğleden sonra harekete geçtik. Sinop’un merkezi dışında bilinen diğer ilçeleri Boyabat, Ayancık ve Dikmen olup sel ve afet tehlikesi olan ilçesi genelde Ayancık’tır. Sinop Merkeze giderken Kastamonu Sinop Yolu olan D785 yolundan giderek Dranaz Tüneli, Gökırmak, Kırkgeçit Çayından geçerek gideriz. Sinop Merkezinde ulaşınca buranın yöresel yiyeceği olan Sinop Cevizli Mantı ve Nokulu yemenizi tavsiye ederim.
Sinop Merkeze girerken sizi Diyojen Heykeli karşılamaktadır. Diogenes (Diyojen), Kinizm felsefesinin öncüsü bir antik çağ filozofudur. Sinop'da doğmuştur ve Yunanistan'da vefat etmiştir. Hayatta minimum gereksinim ile yaşamaya çalışan ve fıçı içinde kalan yani onu kendisine ev yapmış bir kişidir. Sinop merkezi trafik ışıkları olmayan Türkiye’nin tek ilidir ve en çok mutluluk oranına sahip il olma özelliğini de taşır. Sinop’da tarihi ve kültürel yerler olarak Sinop Tarihi Cezaevi (Türkiye’nin Alcatraz’ı), Sahabüddin Ağa Çeşmesi, Şehitler Çeşmesi, Sinop Kalesi, Aşıklar Parkı, Sinop Müzesi, Sinop Etnografya Müzesi, Tarihi Balatlar Kilisesi ve Sinop Tarihi Paşa Tabyaları yerlerini gezebilirsiniz. Sinop Tarihi Cezaevi eski zamanlardan kalan ve kaleden dönüşen bir yapı olup 1999 yılında kapatılmış ve müzeye çevrilmiştir. Cezaevinin üç tarafı denizler ile çevrili olup geri kalan alanı kale surları ile çevrilidir.
Sinop merkeze gelip mutlaka bir tekne turu yapmanızı tavsiye ederim. Sinop Kalesi tarafında bulunan Sinop İskelesi mevkisinden tekneler kalmaktadır ve tüm Sinop sahilini bu tekne turu ile görebilirsiniz. Sinop’da denize girilen birçok irili ufaklı plajları da aynı zamanda görebilirsiniz. Sinop, Türkiye’nin Kuzeyindeki en uç nokta olup burasının adı da İnceburun’dur. Tekne turundan sonra Sinop Kale surlarına (Kale Burç) çıkarak tüm sahile ve sinop merkeze tepeden ücretsiz bakabilirsiniz. Surların en üstünde aynı zamanda Kale Burç Cafe Bar işletmesi olup burada dinlenebilir ve bir şeyler içebilirsiniz. Sinop'da alışveriş yaparken yöreye özgü minyatür eşya olan maket gemiler Kotra'dan alabilirsiniz.
Samsun’a giderken Gerze, Yenikent, Kerim, Bafra Ovaları, Tütün Tarlaları, Yakakent ve Kızılırmak üzerinden geçeriz. Kızılırmak üzerinden geçtiğimiz köprü Çetinkaya Köprüsüdür. Kızılırmak'tan geçtikten sonra Ondokuzmayıs, Kertme, Yeşilyurt, Çakır Yalı, İncesu Yalı istikametinde Karadeniz sahillerinden giderek Samsun merkeze ulaşırız. Samsunda dört yıldızlı ve kaliteli bir otel olan Park Inn By Radisson Samsun otelde konaklayarak tur programının ikinci gününü tamamlarız.
Karadeniz Turu 3. Gün (Samsun-Ordu-Giresun) bir sonraki gün olan gezinin üçüncü günü yazımı okuyarak tur hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Burak AVCI - Update: 25.08.2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Makaleye Yorum ve Sorularınızı Bırakabilirsiniz.