İlk olarak anlaştığınız hastaneye gidip Kan ve Röntgen Tahlili yaptırıyorsunuz. Kan tahlili bildiğimiz 3 veya 4 tüp kan alıp yapılan kısa bir tahlil işlemidir. Daha sonra Röntgen bölümüne gidip akciğer röntgeni çektiriyorsunuz. Bu iki tahlilin amacı başka bir hastalığınız veya probleminiz var mı diye tetkik etmek içindir.
Hastaneye tahlil işlemleri için sabah aç karna gidiniz. Akşam da çok fazla bir şey yemeyiniz ve bir duş alınız. Ben özel bir hastanede bu süreci geçirdim ve sigortam tüm süreci karşıladı, aynı gün içinde tüm işlemler gerçekleşti. Tahlil işlemlerinden sonra Anestezi bölümüne gidip size ameliyat öncesi bazı sorular soruyorlar. Hiç narkoz aldınız mı? Kalıcı bir hastalığınız var mı veya düzenli kullandığınız ilaç var mı gibi bunun dışında sigara içiyor musunuz veya şeker türü benzeri bir hastalığınız var mı gibi soruları da geçtikten sonra anestezi onayı alıyorsunuz. Bu kontroldeki amaç ameliyata uygun olup olmadığınız için yapılmaktadır.
Günün sonunda kan, röntgen ve anestezi tahlili ile doktorun (Operatör Genel Cerrah) yanına gidip ameliyat gününü belirliyorsunuz.
Ameliyat gününden bir gün önceki akşam çok fazla bir şey yemeyiniz ve o gece bir duş alıp göbek çevresindeki tüy veya kılları da tüy dökücü sprey veya bir makine yardımı ile alarak bölgeyi temizleyiniz. Bunu size yapmanızı doktorunuz da söyleyecektir. Ameliyatlar genelde sabah yapıldığı için hiçbir şey yemeden aç karna gidiniz.
Biraz ameliyattan bahsedecek olursak; ufak fıtık boyutları olan nohut veya fındık boyutunda olanlar için 3 CM'lik bir kesik açılıp operasyon buradan gerçekleştiriliyor. Bu yüzden açık veya kapalı olarak bilinen fıtık ameliyatlarında küçük olanlara açılacak kesik hemen hemen aynı olup eğer fıtık biraz daha büyük ise kapalı dediğimiz Laparoskopi yöntemi ile yapmak daha iyi olacaktır. Bunun avantajı açılan yaranın daha hızlı iyileşmesi ve ameliyat sonrası oluşabilecek ağrının az olmasıdır.
Açık veya kapalı ameliyat için yapılacak operasyonel işlemler farketmeksizin, karın zarı deforme olan bölge dikilir veya oraya yama yapılır. Bu sayede göbek zarı tamir edilmiş olur ve fıtığın tekrardan nüks etme olasılığı düşer.
Son olarak; göbek fıtığının oluşma sebeplerinden daha önce bahsetmiştim fakat bir başka sebebi ise genetik olabilir (Karın Zarının Dayanıksız Olma Durumu) veya doğum sırasında oluşan tahrip ile buradaki karın zarınız zayıf ise ilerleyen yaşlarda bir ağırlık kaldırma, mekik çekme gibi tetikleyici bir unsurla ufakta olsa zarda deforme ve defekt oluşabilir. Erken teşhis edilen fıtığa müdahale edilip iyileştirmek en iyi çözüm olup ilerleyen yaşlar da ve zaman içinde tekrar etme olasılığı çok çok düşüktür.
Eğer sizde de Göbek Fıtığı yani Umblikal Herni teşhisi konuldu ise, fıtık boyutu ufak dediğimiz 1 veya 1.5 CM bile olsa hemen gidip ameliyat olun çünkü ileri ki zamanlar da göbek bölgesini etkileyecek hareket yaptıkça fıtık büyüyecek ve içeri doğru fıtık asla gitmeyecektir. Erken tedavi ve onarım ile zar yenilenmiş gibi olacak ve eskisinden daha sağlam olacağından fıtık tekrardan nüks etme olasılığı ile karşı karşıya kalmayacaktır.
Burak AVCI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Makaleye Yorum ve Sorularınızı Bırakabilirsiniz.